PLASTİK BÜLTENİ
İnovasyon insan odaklılıkla buluşuyor: Stäubli'nin K 2025 vizyonu
Her üç yılda bir, plastik imalat endüstrisi, plastik endüstrisi için dünyanın önde gelen etkinliği olan K Show için Düsseldorf'ta bir araya geliyor - 2025 yılı bir dönüm noktası olmayı vaat ediyor.
Etkinlik öncesinde, Stäubli Plastik Pazarı Müdürleri Ygor Mikhailoff ve Thierry Parent ile sektörlerinde inovasyonu neyin yönlendirdiği, ziyaretçilerin K 2025'te neler görmeyi bekleyebilecekleri ve Stäubli'nin sektörün zorluklarının üstesinden gelmeye nasıl yardımcı olduğu hakkında konuştuk.
Ziyaretçiler etkinlikte Stäubli'den ne görmeyi bekleyebilir?
Ygor: Odak noktalarından biri, küçük tonajlı makineler için yeni ve özel bir çözümdür - bunlar, özellikle alan ve sorunsuz üretkenliğin çok önemli olduğu medikal ve elektronik gibi sektörler için çok uygun olan kompakt, hassas sistemlerdir. Ama etkinlikten önce çok fazla açıklama yapmayacağım!
Ayrıca kalıp üretimi için tasarım-maliyet yaklaşımımızı da vurguluyoruz ve manyetik kalıplama sistemimizin en yeni versiyonu olan QMC123'ü tanıtacağız. Bu en son versiyon, kalıp değişikliklerini basitleştiren ve hem operatörleri hem de ekipmanı koruyan ince bir plaka tasarımına, gelişmiş güvenliğe ve daha akıllı doğrulama özelliklerine sahiptir. Bu çözümlerin ortak noktası, operatörler için gereksiz karmaşıklık yaratmadan üretimi daha güvenli, daha hızlı ve daha güvenilir hale getirmek için tasarlanmış olmalarıdır.
Bu gelişmeler belirli piyasa baskılarından mı kaynaklanıyor?
Thierry: Müşterilerin yatırımları değerlendirme biçiminde temel bir değişiklik oldu. Yalnızca yatırım getirisine (ROI) odaklanmaktan toplam sahip olma maliyetine (TCO) bakmaya geçtik. Bunu genellikle bir buzdağı benzetmesiyle gösteririz: görünür maliyetler toplamın yalnızca yaklaşık %15'ini temsil eder. Düşük maliyetli bir ürün ilk bakışta çekici görünebilir, ancak daha uzun kurulum sürelerine, daha yüksek arıza oranlarına, daha sık bakıma veya operatörler için daha yüksek kaza riskine yol açarsa, zaman içinde gerçek maliyet çok daha yüksektir.
Ygor: Bu, doğrudan başka bir büyük trendle bağlantılı: otomasyona olan acil talep. Bu sektörde kritik bir vasıflı işçi sıkıntısı var, çünkü kısmen plastik imalatında bir imaj sorunu var - 15 yaşındaki oğlumun ona plastikte çalıştığımı söylediğimde verdiği tepki her şeyi söylüyor! Şirketler otomasyona sadece maliyet tasarrufu sağlayan bir önlem olarak değil, aynı zamanda üretim seviyelerini korumak için bir gereklilik olarak bakmalıdır.
Otomasyona olan yöneliş, özellikle son küresel olaylardan sonra nasıl gelişti?
Ygor: COVID salgını sırasında değişim gerçekten hızlandı. Üreticiler, ekiplerini korumak için operatör yoğunluğunu azaltmak zorunda kaldı ve birçoğu, uzun vadede verimliliği ve güvenliği de artırdıklarını fark ettikleri için bu önlemleri aldı.
Thierry: Ancak otomasyon yeni bir şey değil, yıllardır süreçlere entegre edilmiş durumda. Tam otomatik paketleme çözümü örneğini ele alalım. 12 yılı aşkın bir süredir başarılı bir şekilde çalışıyor ve hassasiyeti korurken kontaminasyon riskini ve operatörün maruz kalmasını azaltmaya yardımcı oluyor.
Endüstri 4.0 gibi kavramlar bu manzaranın neresinde yer alıyor?
Ygor: Müşteriler, etkili bir şekilde iletişim kuran ve operatörlere net, eyleme geçirilebilir bilgiler sağlayan ekipmanlara giderek daha fazla ihtiyaç duyuyor. Örneğin Manyetik bağlama sistemlerimiz, enjeksiyon kalıplama makinesi kontrolleriyle doğrudan iletişim kurabilir, böylece operatörler ihtiyaç duydukları tüm bilgilere tek bir yerde sahip olur.
Thierry: Önemli olan, bu teknolojileri günlük operasyonlarda erişilebilir ve değerli kılmaktır – Bu nedenle önceliğimiz bugün güvenli, verimli ve esnek üretimi destekleyen çözümler yaratmaya devam ediyor.
Stäubli, farklı ihtiyaçlara sahip farklı endüstri segmentlerine hizmet verme zorluğuna nasıl yaklaşıyor?
Ygor: Her enjeksiyon kalıpçısının kendine özgü gereksinimleri vardır. Temel enjeksiyon kalıplama süreci sektörler arasında tutarlı kalırken, her müşterinin kurulumu, kısıtlamaları ve hedefleri farklıdır. Bu, her müşterinin ihtiyaçlarını tam olarak anlamak ve hedefleriyle gerçekten uyumlu destek sağlamaya zaman ayırmamız için heyecan verici bir fırsat sunuyor.
Thierry: Herkese uyan tek bir yaklaşımla bir ürün kataloğu sunmak yerine, bir ortaklık yaklaşımı benimseyerek müşterilerle yakın bir şekilde çalışıyoruz. Sahaları ziyaret ediyor, SMED (Tek Dakikada Kalıp Değişimi) analizleri yapıyor ve hedeflenen değişikliklerin en büyük etkiyi yaratabileceği yerleri belirliyoruz. Günün sonunda, biz sadece bir tedarikçi değil, bir çözüm sağlayıcıyız.
Ziyaretçilerin Stäubli'nin K 2025'teki standından çıkarımının ne olacağını umuyorsunuz?
Ygor: K 2025, endüstrinin dönüm noktası etkinliğidir - önümüzdeki üç yıl boyunca işi yönlendirecek müşteriler ve potansiyel müşterilerle tanıştığımız ve üretimin geleceği hakkında en önemli konuşmaların gerçekleştiği yerdir. Ziyaretçilerin Stäubli'yi kendilerine özgü zorluklara uygun çözümler geliştirmek için doğru ortak olarak görmelerini istiyoruz.
Thierry: Sonuç olarak, insanların uzun vadede operasyonlarını gerçekten iyileştirecek yeni içgörülerle ayrılmalarını istiyoruz. İster toplam sahip olma maliyeti ve yatırım getirisi hakkında yeni bir bakış açısı, ister mevcut yenilikçi araçların daha iyi anlaşılması olsun, her konuşmanın gerçek bir değer katmasını istiyoruz. Ziyaretçiler standımızdan ayrıldıklarında, operasyonlarını sadece daha verimli hale getirmekle kalmayıp, aynı zamanda insanların çalışabileceği daha iyi yerler haline getirmek için yeni olanaklar görmelerini istiyoruz.
